Başın öne eğilmesin                 Aldırma gönül aldırma                 Sözleri Sabahattin Ali’ye ait bu türküyü dinlemeyi çok severim.                 Şairin, Sinop Cezaevi'nde hükümlü bulunduğu sırada yazdığı Hapishane Şarkısı adlı beş şiirinden sonuncusu.                 Türk edebiyatının önde gelen yazar ve şairlerinden Sabahattin Ali’yi liseli yıllarda “Kuyucaklı Yusuf” romanı ile tanıdım.                 Sorgun Lisesi’nin kütüphanesinden alarak okumuştum. Sonraki yıllarda “Kürk Mantolu Madonna” ve şiirlerini de okudum.                 41 yıllık kısa hayatına çok şey sığdıran, yazdığı romanları , şiirleri ile Türk Edebiyatı’na eşsiz eserler kazandıran Sabahattin Ali’yi bir televizyon programında, babası katledildiğinde 9 yaşlarında yetim kalan kızı Filiz Ali’den dinleyince çok duygulandım.                 Kızı Filiz Ali;                 -Babamın öldüğünü annem bize söylemedi. Baban gelecek, diyordu. Yıllarca babamın gelmesini bekledim, diyordu.                 Türk milliyetçileriyle yaşadığı tartışmaları, Türkçü-Turancı yazar Nihal Atsız ile atışmaları, karşılaşmaları ve gerilimlerini de “Töre Dergisi”nde takip etmiştim.                 Kominizm propagandası yaptığı gerekçesiyle birkaç kez tutuklanır.                 “Ceza yata yata biter” diyerek hapislerde yatar.                 Öğretmen olunca Yozgat Devlet Hastanesi’nde başhekimlik yapan Dayısı Rıfat Ali Ertüzün’ün yardımıyla Yozgat Merkez Cumhuriyet İlkokulu’na öğretmen olarak atanır. Yozgat’ta sıkıntılı günler geçirir. Bir yıl öğretmenlik yaptıktan sonra İstanbul’a döner.                 NAHİT HANIM’A MEKTUPLAR                 Sabahattin Ali, Yozgattaki yaşamında Nahit Hanım’a yazdığı mektuplar ile hatırlanır.                 Yozgat’ta iyi bir çevre edinmesine rağmen Yozgat’a ısınamaz.                 İstanbulda tanıştığı, “Önce kalbim ufak bir kıvılcımla tutuştu” dediği Nahit Hanım’a Yozgat’tan şiirler, mektuplar yazar.                 Orta Anadolu'nun kasvetli havasının yaşandığı Yozgat’ı 1928 yılında Nahit Hanım’a yazdığı mektupta şöyle anlatır: “Burası beni muhakkak çıldırtacak. ne basit muhit yarabbi. Düşün kardeşim, konuşulacak bir insan bile yok. Hepsi alelade, hepsi dümdüz. Memleketin civarı hep bozkır, gözünün alabildiği kadar çıplak dağlar uzanıyor… Yalnız Yozgat’ın tam karşısında bir çam ormanı var…”                 Yozgat’ta yazdığı şiirlerde Nahit Hanım’a sevgisini, aşkını anlatır. Bu mektuplaşmalar zamanla tek taraflı aşka dönüşecektir. “Bir Macera”, , “Ne Kazandık”,“Kalbimde Aşkınız”, “Firar” gibi şiirlerini Yozgat’ta yazar. Bu aşkı ne yazık ki karşılık görmez.                 “Meğer benim peşinden koştuklarım serapmış” dediği hayatı yakın arkadaşının ihaneti ile noktalanır.                 Rahmet ve saygı ile anıyoruz.