FİLAMİNGOLAR VE DİPLOMATLAR !                                                       YAHYA AKSOY Kuşlarla insanlar ve   varlık felsefesi tasavuf   arasında  çok yakın bir bağ bulunmaktadır. İnsanlar yeryüzünde yaşarken ,kuşlar ise hem gök yüzünde hem de yer yüzünde yaşamlarını sürdürebilirler.Kuşlar, insanda var olan "uçma" duygusunu" simgelerler. Bu duygu türkülere yansır. Dağları, ovaları ve okyanusları aşarak  tüm atmosferin havasını  duyumsayarak  gözlerini  dünya renkleriyle ve benliklerini atmosfer kokularıyla  besleyerek geliştİren  nadide  kuşlardan birisi de  FİLAMİNGOLARDIR. Renklerini doğadan ,seslerini atmosferden ve beslenmelerini doğadan alırlar.Bütün bu eşsiz güzellikleri benliklerinde toplarlar. Ülkeler arasında mekik dokuyan ,barış ve dostluk temsilcileri diplomatlar da tıpkı  kuşların hası filamingolar gibidirler. Bilgileri, birikimleri ve seçkin  eğitimleri ile  ülkelerini bir başka ülkede temsil eden, devletler ve toplumlar arasında  iyi niyet elçileri olan  diplomatlar özel ve özgün insanlardır. Yıllar önce  yazdığım ve "Yerel  Medya Ödülü" alan  " Göçmen Kuşlar" makalemde anlattığım Bodrum'da yaşanmış bir  filamingo öyküsünü burada  ifade etmek isterim. Her yıl havaların  ısınması ile birlikte , Bodrum yöresinde balıkçıl kuşların  yaşama ortamı buldukları  Bargilya - Tuzla Koyu'na  çok sayıda eşine az rastlanan  filamingo kuşu akın eder ve  altı aydan fazla burada doğaya ve insana eşsiz güzellikler katar. Yasbancı ve yerli  çok sayıda insanın  geldiği Bodrum  yöresinde mevsimlik işçiler de  çalışmaya gelirler. Yıllar önce,  yöreye  geçici olarak gelmiş işçi bir gün  eline  tüfeğini alır  ve  hiç tanımadığı filamingolara pusu kurarak onlara tüfeğiyle  ateş eder. Bunu göre ve filamingolarla ve diğer balıkçıl kuşlarla  dost olarak yaşayan  yöre halkı , bu kişiden davacı olur. Onu  hemen yakalayarak jandarma karakoluna teslim ederler. Hakim karşısına çıkarılan ve av yasağına uymayan bu vatandaşa hakim sorar: "Sen ,neden av yasağına  uymadın ve dünya güzeli bu güzel filamingolardan ne istedin de  onlara tüfekle ateş ettin. Bu nadide kuşlar senede belli zamanlarda  kısa sürelerle  Bodrum yöresine misafir olur ve giderler. İnsan misafirine  ateş eder mi ? Ülkemizin ve bizim misafirimiz ve konuğumuz olan  bu sevimli kuşlar aynı zamanda yerli ve yabancı tüm insanların sevgili dostlarıdır. Ülkemiz turizmine de katkıları olmaktadır." Vatandaş şöyle cevap verir: " Sayın hakim bey, ben av yasağını bilmiyordum.çocuklarıma et yedirmek için bu kuşlara ateş ettim.Beni affedin , en büyük özürü diliyorum. Kuşların da affına sığınıyorum.Bir daha tövbeler olsun bu hataları yapmayacağım hakim bey..." Hakim : " Bak  bir daha  filamigolara zarar verirsen seni hiçbir zaman affetmem,Daha büyük cezalara çarptırırım.O güzel kuşlara , bir gramlık etleri için kıymayacaksın. Doğa harikası Kuşlara Çocuğuna  kasaptan et alman için sana  para veriyorum. Doğa harikası bu nadide kuşları hep beraber korumak  en büyük vatandaşlık görevidir..." Vatandaş: " Hakim bey, sana  namus sözü  veriyorum. bilmeyerek hata etmişim ve suç işlemişim. Bundan sonra bir daha  hiç bir zaman  bu hatalara düşmeyeceğim..."   Rusya Federasyonu Ankara Büyük elçisi iken haince ve kalleşçe katledilen sayın  Karlov, ülkemizin ve Türk  halkının misafiri durumunda idi. Ülkemizin  iyiliği için diplomat olarak görev yapan  Sayın Karlov'un   üstün hizmetleri bilinmekteydi.Barış ve dostluk uğrunda iyi niyetini ve üstün diplomatlığını  en güzel şekilde kullanmaktaydı. Yıllar önce  Bodrum yöresine misafir gelen   Filamingoları  tüfekli vurmak isteyen kişi  nasıl sonradan pişman olduysa ,acaba  sayın büyük elçiyi tabancayla  ölüm kasdıyle bilerek vuran   alçak katil  yargılansaydı  neler diyecekti?