PROF. DEMİRER: SIĞINMACILARA ARAPÇA E-REÇETE İMTİYAZI VERİLİYOR

GÜNDEM 01.09.2023 - 11:33, Güncelleme: 01.09.2023 - 11:54
 

PROF. DEMİRER: SIĞINMACILARA ARAPÇA E-REÇETE İMTİYAZI VERİLİYOR

İYİ Parti GİK üyesi ve Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Taner Demirer, 5 dilde e-reçete düzenlenmesi uygulamasının yanlış bir uygulama olduğunu vurgulayarak “Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir.” dedi.Hemşehrimiz Prof. Dr.Demirer Açıklamasında İktidarın Türkiyedeki sığınmacı göçmenlere arapça e reçete imtiyazının sakıncalarını da dile getirdi.
            İYİ Parti GİK üyesi ve Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Taner Demirer, 5 dilde e-reçete düzenlenmesi uygulamasının yanlış bir uygulama olduğunu vurgulayarak “Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir.” dedi.Hemşehrimiz Prof. Dr.Demirer  Açıklamasında İktidarın Türkiyedeki sığınmacı göçmenlere arapça e reçete imtiyazının sakıncalarını da dile getirdi. Prof. Dr. Taner Demirer, sosyal medya hesabı üzerinden, konu ile ilgili olarak yaptığı eleştirilerde şu ifadeleri kullandı; “Sağlık Bakanlığı’ndan dünyanın hiçbir ülkesinde örneği olmayan, hem doktorları hem de eczacıları şaşırtan e-reçetelerin 5 dilde yazılması uygulaması ülkemizin gündemine oturdu ve akla bazı sorular getirdi.  - Amaç sağlık turizmi mi yoksa ülkemizde her şey dâhil bedava yaşayan hastanelerimizde tüm sağlık hizmetlerini tamamen ücretsiz alan ve hatta bu hizmetleri Türk vatandaşlarından öncelikli alan 10 milyondan fazla Suriyeli geçici korunma altındaki sığınmacıya hastane ve eczanelerde de daha ayrıcalıklı sağlık hizmeti sunmak mı?   - Ülkemizin dünya sağlık turizmindeki payı çok düşük olup ülkemize sağlık turizmi için gelenlerin sayısı 2022 Yılında 877 bin ve toplam gelir ise sadece 1.6 milyar dolardır. Yani 5 dilde e-reçete yazacak kadar sağlık turizmi potansiyelimiz maalesef yoktur. Dünyanın sağlık turizminde lider ülkeleri ise Hindistan, Tayland, ABD ve Almanya’dır. Ancak bildiğimiz kadarıyla bu ülkelerde dahi ana dili dışında 4-5 farklı dilde e-reçete yazılması gibi bir uygulama yok. - Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir. Görünen o ki İngilizce, Almanca, Rusça ve Fransızca kisvesi altında ülkemizdeki Suriyeli ve/veya diğer sığınmacı ya da düzenli-düzensiz göçmenlere “Arapça”  e-reçete konforu ve imtiyazı verilmektedir. Bu uygulamanın bir adım ilerisi önümüzdeki yıllarda Suriyeli sığınmacıların yoğun olarak yaşadığı bölgelerde çalışan doktorların, hemşirelerin ve eczacıların Arapça bilmesinin önce teşviki ve daha sonra zorunlu kılınması olacaktır. Şu anda Hatay ve Kilis gibi illerimizde çalışan yardımcı sağlık personellerinin Arapça öğrenmeleri ve konuşmaları için büyük bir baskı gördüklerini hepimiz uzun zamandan beri biliyoruz. -Öte yandan herhangi bir yazılı metni cep telefonumuzla bile tarayıp istediğimiz her dile çevirebiliyorken böyle bir yazılıma neden ihtiyaç duyulmuştur? Ülkenin ekonomik olarak içinde bulunduğu zorlu dönemde bu yazılım- uygulama için kime ne kadar ücret ödenmiştir?”
İYİ Parti GİK üyesi ve Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Taner Demirer, 5 dilde e-reçete düzenlenmesi uygulamasının yanlış bir uygulama olduğunu vurgulayarak “Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir.” dedi.Hemşehrimiz Prof. Dr.Demirer Açıklamasında İktidarın Türkiyedeki sığınmacı göçmenlere arapça e reçete imtiyazının sakıncalarını da dile getirdi.

            İYİ Parti GİK üyesi ve Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Taner Demirer, 5 dilde e-reçete düzenlenmesi uygulamasının yanlış bir uygulama olduğunu vurgulayarak “Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir.” dedi.Hemşehrimiz Prof. Dr.Demirer  Açıklamasında İktidarın Türkiyedeki sığınmacı göçmenlere arapça e reçete imtiyazının sakıncalarını da dile getirdi.

Prof. Dr. Taner Demirer, sosyal medya hesabı üzerinden, konu ile ilgili olarak yaptığı eleştirilerde şu ifadeleri kullandı;

“Sağlık Bakanlığı’ndan dünyanın hiçbir ülkesinde örneği olmayan, hem doktorları hem de eczacıları şaşırtan e-reçetelerin 5 dilde yazılması uygulaması ülkemizin gündemine oturdu ve akla bazı sorular getirdi.

 - Amaç sağlık turizmi mi yoksa ülkemizde her şey dâhil bedava yaşayan hastanelerimizde tüm sağlık hizmetlerini tamamen ücretsiz alan ve hatta bu hizmetleri Türk vatandaşlarından öncelikli alan 10 milyondan fazla Suriyeli geçici korunma altındaki sığınmacıya hastane ve eczanelerde de daha ayrıcalıklı sağlık hizmeti sunmak mı?  

- Ülkemizin dünya sağlık turizmindeki payı çok düşük olup ülkemize sağlık turizmi için gelenlerin sayısı 2022 Yılında 877 bin ve toplam gelir ise sadece 1.6 milyar dolardır. Yani 5 dilde e-reçete yazacak kadar sağlık turizmi potansiyelimiz maalesef yoktur. Dünyanın sağlık turizminde lider ülkeleri ise Hindistan, Tayland, ABD ve Almanya’dır. Ancak bildiğimiz kadarıyla bu ülkelerde dahi ana dili dışında 4-5 farklı dilde e-reçete yazılması gibi bir uygulama yok.

- Türkiye Cumhuriyeti’nin dili Türkçe olup üniter yapımızı bozacak böyle uygulamalar ülkemizde ciddi kaosa yol açabilir.

Görünen o ki İngilizce, Almanca, Rusça ve Fransızca kisvesi altında ülkemizdeki Suriyeli ve/veya diğer sığınmacı ya da düzenli-düzensiz göçmenlere “Arapça”  e-reçete konforu ve imtiyazı verilmektedir.

Bu uygulamanın bir adım ilerisi önümüzdeki yıllarda Suriyeli sığınmacıların yoğun olarak yaşadığı bölgelerde çalışan doktorların, hemşirelerin ve eczacıların Arapça bilmesinin önce teşviki ve daha sonra zorunlu kılınması olacaktır.

Şu anda Hatay ve Kilis gibi illerimizde çalışan yardımcı sağlık personellerinin Arapça öğrenmeleri ve konuşmaları için büyük bir baskı gördüklerini hepimiz uzun zamandan beri biliyoruz.

-Öte yandan herhangi bir yazılı metni cep telefonumuzla bile tarayıp istediğimiz her dile çevirebiliyorken böyle bir yazılıma neden ihtiyaç duyulmuştur?

Ülkenin ekonomik olarak içinde bulunduğu zorlu dönemde bu yazılım- uygulama için kime ne kadar ücret ödenmiştir?”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sorgunmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.